Narin İçin Daha Güvenli Bir Gelecek: Adalet ve Değişim Çağrısı

HABER MERKEZİ / Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde kaybolduktan 19 gün sonra cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran'ın anısına, Türkiye Komünist Partisi İzmir İl Örgütü tarafından önemli bir çağrı yapıldı. 9 Eylül Pazartesi günü Karşıyaka Çarşı girişinde düzenlenen yürüyüşte TKP Parti Meclisi Üyesi Tuğçe Sezen Gedik, Narin'in trajedisinin gerici düzenin bir sonucu olduğunu belirtti. Gedik, tarikatlar ve cemaatlerle güçlenen bu düzenin, çocukları ve toplumu koruma görevini yerine getiremediğini vurguladı. “Narin için daha güvenli bir gelecek istiyoruz,” diyen Gedik, toplumun adalet ve değişim için harekete geçmesi gerektiğini ifade etti.

Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde kaybolan ve 19 gündür aranan 8 yaşındaki Narin Güran'ın cansız bedeni dün itibariyle jandarma ekipleri tarafından bulundu. Türkiye Komünist Partisi İzmir İl Örgütü, 9 Eylül Pazartesi günü, Karşıyaka İZBAN'dan Karşıyaka Çarşı girişine bir yürüyüş gerçekleştirerek çarşı girişinde bir konuşma yaptı. TKP İzmir İl Örgütü adına TKP Parti Meclisi Üyesi Tuğçe Sezen Gedik konuştu. Tarikatlarla, cemaatlerle çürütülen bu gerici düzenden sorumlu olup, Narin'in ölümünün ardından sahte gözyaşı dökenlerden mutlaka hesap sorulacağı ifade edilen konuşmada Narin'in ölümünde tarikatların, cemaatlerin ve gericiliğin rolüne işaret edildi. Konuşmada şu ifadelere yer verildi:   "Sevgili dostlar bu akşam burada Narin için toplandık. Narin için bir kez daha bu düzen yıkılmalı diye haykırmak için toplandık.    Ama Narin bu düzenin yaşatamatığı ilk ve tek çocuk değil ne yazık ki... Hepimizin hafızasında hâlâ ilk günkü canılığıyla duran onlarca fotoğraf var.    Bir toplum olabilmek için, bu memleketi ayakta tutabilmek için hava kadar su kadar önemli bir şey daha var: O da, onurumuzu korumak.    En zayıflara, korunması gerekenlere, çaresizlere el uzatılabilen bir ülkede, her şey olağanmış gibi yaşamaya devam edemeyiz.    8 yaşındaki bir kız çocuğunun bedenini gericilikten, tarikatlardan, siyasetten beslenen bir ağ örüp çürütmeye cüret edenler bilsin: Sırtınızı dayadığınız bu düzeni yerle bir edeceğiz!   Çağrımız, çocuklarını, memleketini, onurunu korumaya niyeti olanlaradır.    Çocuklarımızı, geleceğimizi, onurumuzu korumak için bu düzen yıkılmalıdır!   Ensar Vakfı'nda istismara uğrayan çocuklar için bu düzen yıkılmalıdır!   Aladağ'da tarikat yurdunda yanarak can veren kızlar için bu düzen yıkılmalıdır!   El kadar çocuğun acısının bu kadar taze olduğu bir günde, gözümüzün içine baka baka, 'Aileyi tanıyoruz' diyerek vahşeti sümenaltı etmeye çalışan milletvekilleri varsa, hiç utanmadan mezarlıkta poz veren milletvekilleri varsa, onların temsil ettiği bu düzen yıkılmalıdır!   'Bunlar siyaset üstü' diyenlere, 'ortak acımız' yalanlarına, timsah gözyaşı dökenlere aldanmıyoruz.   Ve onlara sesleniyoruz: Narin’i toprağın altına koymaya cesaret eden gericilik, gücünü sizden alıyor.    Okullara imamları sokanlar sizlersiniz, tarikatlarla cemaatlerle yapılan protokoller gücünü sizden alıyor.    Her emekçi mahallesine açılan tarikat yurtlarının sebebi sizsiniz.    ÇEDES'le, Maarif Modeli'yle eğitimde dibin de dibini yaşamamızın sebebi sizlersiniz.    Bugün okullar açıldı, on binlerce tarım işçisi çocuk sizin yüzünüzden okulda değil.    Sizin çarkınız dönsün diye işliyor bu düzen.    Bu çarkın dönmesini sağlamak için toprağın altına çocukları gönderenlerin düzenini yıkmayı kendimize en büyük hak olarak görüyoruz.   Narin için bu düzen yıkılmalıdır!"